TRT, Cumhur İttifakı’na Millet İttifakı’nın 85 katı yer ayırdı.
ANKARA – Kamu yayın kuruluşu TRT’nin seçim sürecinde siyasi partilere ayırdığı yer tartışma konusudur. Muhalefet temsilcilerinin açıklamalarına ve mitinglerine yer vermemekle eleştirilen kurum, Cumhur İttifakı’na tamamen zıt bir tavır benimsiyor.
RTÜK üyeleri İlhan Taşcı ve Tuncay Keser, TRT Haber’in cumhurbaşkanı adaylığının kesinleştiği 1 Nisan-1 Mayıs tarihleri arasındaki mitingleri canlı yayınlamasının zamanlamasını inceledi. Buna göre Cumhur İttifakı’nın Millet İttifakı’ndan 85 kat daha fazla canlı yayın yaptığı ortaya çıktı.
YAKLAŞIK 60 SAAT CUMHURİYET İTTİFAKI İÇİN AYRILIYOR
RTÜK üyeleri Taşcı ve Keser’in tespitlerine göre Cumhurbaşkanı Adayı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Nisan-1 Mayıs tarihleri arasında TRT Haber kanalında 32 saat 42 dakika 47 saniye canlı yayınlandı. Cumhur İttifakı ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise , bu süreçte 25 saat 27 dakika 40 saniye verildi, BBP 33 dakika 43 saniye, DSP 13 dakika 11 saniye, Refah Partisi 7 dakika, HÜDA oldu. PAR, 6 dakika 45 saniye TRT ekranlarındaydı. Buna göre Cumhur İttifakı TRT Haber’de toplam 59 saat 11 dakika 6 saniye canlı yayınlandı.
TRT Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, bir aylık süreçte 32 dakika 23 saniye görüntülendi. Millet İttifakı ortaklarından ÂLÂ Partisi Genel Başkanı Meral Akşener’e 10 dakika 35 saniyelik yer verilirken, bu ittifak için TRT ekranları toplam 42 dakika 58 saniye süreyle açıldı.
RTÜK üyelerinin tespitine göre diğer cumhurbaşkanı adayları Sinan Ogan ve Muharrem İnce TRT Haber’de yer bulamadı. Millet İttifakı üyesi DEVA Partisi, Gelecek Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti de TRT Haber’de gösterilmedi.
‘TRT HALKIN DEĞİL AK PARTİ’NİN KANALIDIR’
Konuyla ilgili açıklama yapan RTÜK üyesi İlhan Taşcı, “Tablo bir kamu kuruluşu olan ve 85 milyon vatandaşın vergileriyle yayın hayatına devam eden TRT’nin Türkiye ve AKP’nin propaganda aracına dönüştüğünü açıkça gösteriyor. insanlar. Aslında TRT, iktidar partisinin ve onun cumhurbaşkanı adayının seçim kampanyasını yürütmekten sorumlu PR şirketi gibi hareket ediyor.”
TRT’nin tüm siyasi partilere ve cumhurbaşkanı adaylarına eşit ve tarafsız bir yayın anlayışı benimsemesi gerektiğini vurgulayan Taşcı, şunları kaydetti:
“TRT’ye kamu yayıncısı demek mümkün değil. İttifakların ortasındaki 85 katlık boşluk ancak partizanlıkla açıklanabilir. TRT’nin uluslararası kamu yayıncıları gibi yayın yapması gerekirken, sadece iktidar partisi ve Cumhur İttifakı propagandası yapması kurumun kendi mevzuatına bile aykırıdır. TRT’nin tarafsızlığından bahsetmek mümkün değil, o kadar ki kendi mevzuatını dahi hiçe sayan bir yönetim anlayışı hakim oldu. Seçim sürecinde adil, eşit ve tarafsız bir tutum sergilemeyen TRT’de yapılan bu utanç verici yayından TRT Genel Müdürü bizzat sorumludur.”
‘TRT’NİN DURUMU ORTADA’
RTÜK üyesi Tuncay Keser de, “Seçim dönemleri demokrasi açısından büyük önem taşıyor. Halkın sağlıklı olabilmesi için radyo ve televizyon yayınlarında tüm görüş ve adaylara eşit fırsat sağlanması gerekmektedir. Keser, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Milletin vergileriyle yayın yapan TRT, diğer yayın kuruluşlarına örnek olması gerekirken, tam tersine tarafsızlığını ve fırsat eşitliğini en çok ihlal eden kuruluş haline geldi. TRT yönetimi, TRT Kanunu’nu paspasladı. Sayın Taşçı ile yaptığımız tespitlere göre iki ittifak arasında canlı yayınlara ayrılan süre konusunda 85 kat fark var. Öte yandan, TRT Haber’de belgesel adı altında iktidar propagandası tüm hızıyla devam ediyor. İki anayasal kurum olan Yüksek Seçim Kurulu ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun seçim dönemi yayınları konusunda özel sorumlulukları vardır. Alınan kararlar bellidir. TRT’nin hali de ortada. İki özerk konsey harekete geçmedikçe adaletsizlik büyüyor. RTÜK’ün yayını bir an önce tarayarak YSK’ya göndermesi zorunludur. Seçime çok az bir süre kaldı. Yayın gösterimi bugün yapılmayacaksa ne zaman yapılacak? Seçim adaletinin ve fırsat eşitliğinin parçalanmasına sessiz kalmak demokrasiye ihanetten başka bir şey değildir.”